Sharding Nedir?
article-10407

Sharding Nedir?

Ellie Montgomery · 29 Eylül 2025 · 6d ·

Sharding, bir blok zincirini ölçeklenebilirlik sorununu çözmek için daha küçük "shard"lara bölen bir tekniktir. Sharding'in başlıca faydaları daha hızlı işlem hızları, azalan işlem ve depolama maliyetleri ile geliştirilmiş ağ performansıdır. Ancak sharding, ağ güvenliği sorunları ve shard'lar arası işlemlerin yürütülmesindeki zorluklar gibi bazı potansiyel dezavantajlar da getirir.

Temel Bilgiler

Blok zinciri teknolojisi, merkeziyetsizlik, şeffaflık ve güçlü güvenlik ile tanınır, ancak ölçeklenebilirlikle mücadele eder. Bu zorluk, güvenlik, merkeziyetsizlik ve ölçeklenebilirlik dengesini kurma güçlüğünü içeren "blok zinciri üçlemesi"nin bir parçasıdır. Bu sorunu ele almak için giderek önem kazanan bir çözüm "sharding"dir.

Blok Zincirinde Sharding'i Anlamak

Sharding, geleneksel veritabanı yönetiminden türetilen bir terim olup büyük bir veritabanını daha küçük, yönetilebilir parçalara yani "shard"lara ayırmayı ifade eder. Blok zinciri bağlamında sharding, merkeziyetsizlik ilkelerine bağlı kalırken ölçeklenebilirliği artırmak için kullanılır. Temelde sharded bir blok zinciri ağı, bu daha küçük birimlere bölünmüş olup, her bir birim aynı anda işlem yapma ve akıllı sözleşmeleri yürütme yeteneğine sahiptir.

Sharding Nasıl Çalışır

Blok zincirinde sharding'i anlamak için önce geleneksel veri işleme yöntemlerini öğrenmek önemlidir. Genel olarak veriler ardışık (sequential) veya paralel (parallel) olarak işlenebilir.

Tipik bir blok zinciri yapısında, her bir düğüm ağdaki tüm işlem hacmini yönetir; buna ardışık işlem denir. Bu yaklaşım, her düğümün hesap bakiyeleri ve işlem geçmişi dahil olmak üzere tüm kritik bilgileri depolamasını ve tüm ağ işlemlerini ve işlemleri yürütmesini gerektirir.

Bu yöntem, her işlemin tüm düğümlerde kaydedilmesini sağlayarak blok zinciri güvenliğini güçlendirirken, işlem hızını ciddi şekilde düşürür. Burada paralel işlem önem kazanır; aynı anda birden çok görevin çalışmasına olanak tanır.

Sharding, işlem yükünü ağ genelinde dağıtarak bu sorunu çözer. Her düğümün tüm blok zinciri işlemlerini yapmasını gerektirmek yerine, sharding yatay bölümlendirme kullanarak iş yükünü böler. Veriler, shard olarak bilinen ayrı yatay alt kümelere ayrılır; her shard kendi işlemlerini diğer shard'larla eşzamanlı olarak işleyebilen bağımsız bir veritabanı gibi çalışır.

Veritabanı Ölçeklendirme: Yatay ve Dikey Bölümlendirme

Yatay bölümlendirme ve dikey bölümlendirme, büyük veri hacimleriyle başa çıkmak için farklı yaklaşımlar sunan iki ayrı stratejidir. Sharding, yatay bölümlendirmenin yaygın bir yöntemidir.

Yatay bölümlendirme verileri satırlara böler ve bunları çeşitli düğümlere veya veritabanlarına dağıtır. Her bir bölüm, tamamlanan veri setinin bir alt kümesini içerir. Her satır ayrı bir varlığı temsil ettiğinden, bu yaklaşım veri bütünlüğünü korurken ölçeklenebilirliği sağlar. Ethereum ve Bitcoin gibi blok zinciri ağları yatay bölümlendirmenin uygulamalarına örnektir.

Buna karşın Dikey bölümlendirme verileri sütunlara ayırır. Bu yöntemdeki her bölüm, ya belirli bir öznitelik alt kümesini ya da sınırlı özellik setine sahip tüm veri kümesini içerir. Örneğin, Ad, Durum, Açıklama ve Fotoğraf sütunlarına sahip bir müşteri tablosu, 'Ad' ve 'Durum'un bir bölümde, 'Açıklama' ve 'Fotoğraf'ın başka bir bölümde saklanacağı şekilde bölümlendirilebilir.

Blok Zincirinde Yatay Bölümlendirmenin Tercih Edilme Nedenleri

Blok zinciri sistemlerinde yatay bölümlendirme, dikey bölümlendirmeye göre genellikle birkaç önemli nedenle tercih edilir: ölçeklenebilirlik, merkeziyetsizlik ve güvenlik.

  • Ölçeklenebilirlik: Sharding, yatay bölümlendirmenin bir türü olarak verileri daha küçük, bağımsız çalışan "shard"lara böler ve böylece eşzamanlı işlem işleme imkânı sunarak ağı hızlandırır. Verileri sütunlara bölen dikey bölümlendirme ise veri erişimini karmaşıklaştırabilir ve paralel işlemeyi aynı derecede desteklemeyebilir.
  • Merkeziyetsizlik: Yatay bölümlendirme blok zincirinin merkeziyetsizlik felsefesiyle uyumludur. Sharding ile her düğümün işlem ve depolama yükü azaltıldığından, ağa daha fazla düğüm katılabilir ve merkeziyetsizlik artar. Buna karşın dikey bölümlendirme, tam blok doğrulamak için düğümlerin tüm sütunlara erişmesini gerektirebilir; bu da katılımcı düğüm sayısını azaltabilir.
  • Güvenlik ve Veri Bütünlüğü: Yatay bölümlendirme, işlem verilerini her shard içinde bütün tutarak veri bütünlüğünü ve güvenliğini sağlar. Her shard kendi işlem bilgilerinin tamamını içerdiğinden, düğümler blok zincirinin kendi bölümlerinin doğru bir temsilini elde eder. Verilerin sütunlara bölündüğü dikey bölümlendirme ise, blok verilerini doğrulamak için düğümlerin farklı kaynaklardan bilgi çekmesini gerektirebilir ve bu parçalanma veri bütünlüğü açısından risk oluşturabilir.

Blok Zincirinde Sharding'in Avantajları

Sharding'in blok zinciri teknolojisine sunduğu başlıca avantajlara göz atalım:

Artırılmış İşlem Hızı

Sharding, paralel işleme olanak tanıyarak işlemlerin ardışık sırayla değil, farklı shard'lar arasında aynı anda ele alınmasını sağlar. Bu eşzamanlı çalışma, işlem hızlarını önemli ölçüde artırır. Ayrıca artan hız ve paralel işlem kapasitesi, ağın daha fazla kullanıcıyı destekleyebilmesi sayesinde geniş çaplı benimsemeyi kolaylaştırır. Sharding tabanlı öne çıkan örneklerden biri Ziliqa'dır; sharding mekanizması sayesinde saniyede binlerce işlem gerçekleştirebilir.

Azalan İşlem ve Depolama Gereksinimleri

Geleneksel blok zinciri yapıları, her düğümün tüm işlem geçmişini depolamasını gerektirir ve blok zinciri büyüdükçe donanım gereksinimleri artar. Sharding, her düğüme sadece verinin bir kısmını depolama ve işleme görevi vererek bu yükü hafifletir. Bu kaynak ihtiyacındaki azalma, yüksek donanım gereksinimi olmadan daha fazla düğümün ağa katılmasına izin verir ve blok zincirinin demokratik doğasını korumaya yardımcı olur.

Ağ Performansı ve Ölçeklenebilirliğinde İyileşme

Sharding ağ performansını ve ölçeklenebilirliği önemli ölçüde artırabilir. Geleneksel blok zincirlerinde daha fazla düğüm ağa katıldıkça, senkronizasyon ve iletişim giderleri nedeniyle performans düşebilir. Sharding, işlemleri ayrı shard'lar içinde izole ederek bu dinamiği değiştirir ve aynı anda çalışmasına olanak tanır. Bu yaklaşım sistemin işlem ve hesaplama kapasitesini artırır. Yeni düğümler ağa katıldığında, tüm ağı etkilemek yerine belirli bir shard'a entegre edilebilir; bu da daha verimli ölçeklenmeye ve daha akıcı bir kullanıcı deneyimine olanak tanır.

Sharding teknolojisindeki gelişmeler, blok zinciri ekosistemini şekillendirmeye devam ediyor ve devam eden yenilikler mevcut avantajları daha da güçlendirecek potansiyele sahip.

Blok Zincirinde Sharding'in Zorlukları ve Riskleri

Sharding, blok zinciri ağlarına verimlilik ve ölçeklenebilirlik kazandırsa da bazı zorluklar ve riskler de getirir. İşte başlıca sınırlamalar:

Tek Shard Ele Geçirme Saldırıları

Sharding, blok zincirinin belirli bir kısmını kontrol etmek için gereken hesaplama gücünü azaltır; bu da bireysel shard'ları saldırılara karşı daha savunmasız hale getirebilir. Bir saldırganın ağın genel kaynaklarının küçük bir kısmına sahip olması durumunda hedeflenen bir shard'ı ele geçirmesiyle "shard takeover" veya "yüzde birlik saldırı" gerçekleşebilir ve bu ciddi bir güvenlik riski doğurabilir.

Shard'lar Arası İşlemler

Birden fazla shard'ı içeren işlemler, çift harcama riskleri gibi komplikasyonlara yol açabilir. Eğer shard'lar arasındaki iletişim doğru şekilde yönetilmezse, farklı shard'lar arasında durum tutarsızlıkları oluşabilir. Bu tür güvenlik açıklarını önlemek için uygun senkronizasyon ve doğrulama mekanizmaları kritik öneme sahiptir.

Veri Mevcudiyeti

Sharding, ağ genelinde veri mevcudiyetini korumada ek bir karmaşıklık getirir. Bir shard'ın düğümleri çevrimdışı veya erişilemez hale gelirse, ağın işleyişi aksayabilir ve potansiyel veri kaybı yaşanabilir. Bu nedenle her shard'ın stabilitesine bağımlılık, tüm blok zincirinin güvenilirliğini etkileyebilir.

Ağ Güvenliği

Shard'lar arasında kaynak ve yük dağılımının dengeli olması önemlidir. Sharding protokolü iş yükünü düzgün dengeleyemezse, kaynak tahsisi düzensizleşebilir; bu da ağ kararsızlığına yol açar ve sistemi potansiyel güvenlik açıklarına maruz bırakır.

Düğüm Senkronizasyonu

Sharded bir ortamda düğümlerin senkron tutulması zor olabilir. İşlem gücünün düşük olması veya ağ gecikmeleri nedeniyle düğümlerin senkronizasyonunda gecikmeler yaşanabilir. Bu gecikmeler, genel ağ performansını ve güvenilirliğini etkileyerek blok zincirinin verimliliğini düşürebilir.

Bu zorlukların her biri, sharding uygularken dikkatli tasarım ve sağlam güvenlik önlemleri gerektirdiğini vurgular. Bu sınırlamaların ele alınması, sharded blok zincirlerinin bütünlüğünü ve istikrarını korumak için kritiktir.

Sonuç

Sharding, blok zinciri üçlemesini çözmeye yönelik önemli bir adım olup merkeziyetsizliği korurken ölçeklenebilirliği artırma yolunu sunar. Bu teknik ek karmaşıklıklar ve potansiyel riskler getirse de, daha ölçeklenebilir blok zinciri ağlarına olan vaatleri önemlidir.

Blockchain Scalability
Sharding
Daha fazla oku

Kriptonuzu %20'ye varan APY ile büyütün

Sadece yatırım yapın, rahatlayın ve bakiyenizin artışını izleyin — güvenli bir şekildeKazanmaya Başlayın